30 Ağustos 2015 Pazar

Şile’de Huzur…





Evi dolduran yaz güneşinden kaçıp  serinleyebilmek için Şilenin doğal güzelliğinde teselli ararcasına yola koyulduk. Şile’nin merkezi küçük bir kasabayı anımsatıyor. 

Sıkça butik dükkânlarla karşılaşıyoruz. 
 Caddelerin her bir köşesinde, semtten adını aldığı üzere şile bezinden yapılmış elbiseleri,gömlekleri üzerine giymiş cansız mankenler ,sıra halinde selamlıyor bizi.

Esnafının güler yüzü ve samimiyeti ise, büyük şehrin samimiyetsizliğini unutturuyor bize.







Caddelerin tertemiz olması dikkat çekmekle birlikte esnafın dükkanlarının önlerine attıkları tahta masada oynadıkları tavlada izlenmeye ve desteklenmeye değer.
Kimin koltuk altı yapacağı da iddiaya girmeye değer.

Denizin tüm cazibesini izleyebileceğiniz restaurantlar, balık ve rakı keyfi için de denenmesi gereken yerler arasında yer alıyor.




 Güneşin yakıcılığından uzaklaşıp denize girmek isterseniz muhteşem olmasa da özel plajlar, bu ihtiyacınızı karşılamak için az kanaat yeterli imkânı sizlere sunuyor.


Eğer sabah kahvaltısını Şile’de yapmak  isterseniz Saklı göl iyi bir tercih olarak düşünülebilir.


 Saklıgöl’e gitmek için,Şile yolunda tabelaları takip ederek Ahmetli köyüne ulaşıyorsunuz.






Köyün  dar yolarından geçerken yol kenarında satılan köy yumurtası,taze meyve sebzelerden de satın alıp organik beslenmenin lezzetini de yaşabilirsiniz.

Tesise vardığınızda aracınız park edebilecek bir otopark bulma şansınız var.

Otoparktan yukarı çıkmanıza olanak sağlayan merdiven, bizi gölün kenarına kurulmuş Saklıgöl tesisine ulaştırıyor.


 
                                                                              
Tahta masalar ve tahta banklar kurulmuş bir düzeni olan tesiste olağanüstü bir kahvaltıyla karşılaşmıyorsunuz  fakat yediğiniz her lokmada yanı başınızda bulunan gölün kendine sakladığı gizem, hem sizi hem gözünüzü doyurmaya yetiyor.

Fiyata gelince kişi başı otuz lirayı gözden çıkarmanız gerekiyor.

Temmuz ayının sıcaklık derecesini bu mekânda biraz olsun düşürebilirim diye umut etmeme rağmen elimin yelpaze görevini üstlenmesi kahvaltımın bitimine kadar devam etti.





Eğer sakin,huzurlu bir gün geçirmek,yeşilin ve mavinin tertemiz kokusunu içinize çekmek isterseniz, Şile’nin İstanbul’un kenarına saklanmış bir doğa güzelliği olduğunu unutmayın ve bu küçük kasabanın tadını çıkarın.










                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                     Mavi Çalı/31.08.2015

Hiç yorum yok: