365-395 yılları arasında Barnabas ve Sophronios adlı iki
rahip, gece uykuya dalarlar rüyalarında Hz.İsa
ve Hz. Meryem’in kendilerine, Sümela manastırının olduğu mevkiye bir
manastır dikmelerini söylediklerini görürler.
Yola koyulan iki rahip, manastırı kurmak için deniz yoluyla Trabzon’a doğru yol alırlar.
Birbirlerini tanımayan bu iki rahip manastırın taşlı yollarında tanışır birbirlerine gördükleri rüyayı anlatır ve bunun Tanrıdan gelen bir işaret olduğuna inanarak manastırın temellerini atmak için kollarını sıvarlar.
Yola koyulan iki rahip, manastırı kurmak için deniz yoluyla Trabzon’a doğru yol alırlar.
Birbirlerini tanımayan bu iki rahip manastırın taşlı yollarında tanışır birbirlerine gördükleri rüyayı anlatır ve bunun Tanrıdan gelen bir işaret olduğuna inanarak manastırın temellerini atmak için kollarını sıvarlar.
Mistik bir hava taşıyan manastırı Hristiyanlarca değerli
kılan şey ise, Hz.İsa’nın havarilerinden Lukas’ın iki rahiple birlikte kiliseye
gelerek bir tahta parçasının üzerine Hz.Meryem’i resmetmiş olması.
Tabi insan ırkının tarihi eserlere duyduğu saygıdan ve uzun efsanelerden olsa gerek!artık o tahta parçası yok.
Kiliseye varmak için gittiğiniz yol boyunca yemyeşil ağaçlarla,göz dolduran şelalelerle ve aslında doğal konuşan ama bizlere şaka yapıyor izlenimi veren Karadeniz insanıyla karşılaşmanız an meselesi.
Araçla belli bir noktaya kadar çıkılabiliyor sonrasındaysa tabana kuvvet deyip yaklaşık 300 metre bir yürüyüş performansı sizi bekliyor.Patika yolları aşındırıp dar merdiven basamakları geçtiğinizde karşılıyor sizi bu dev kilise.İnsani güdülere sahip olmayan fakat toplum içerisinde insan kimliği ile gezinen insan görünümlü yaratıklar tarafından yıkılan,yakılan,tahrip edilen ve bir çok tarihi belgenin yok olmasına neden olan saldırılar, Sümela manastırına büyük zararlar ve kayıplar vermiş durumda.Ne kadar restorasyon çalışmaları yapılmış olsa da sanat ve tarih kokan bu yapıya yapılan saldırılar gözler önünde.
Sarp kayalıkların üzerine dikilmiş olan Sümela Manastırı diğer adıyla Meryem Ana Kilisesi, misafirhane, öğrenci odaları,kutsal ayazma ve kütüphanelerden oluşan bir kültür hazinesi görünümünde.
Zigana dağının eteklerine uzanmış bu kilise, doğayla baş başa kalabilmek adına tasarlanmış bir duygunun sonucu olarak ortaya çıkan, içinde binlerce sırrı barındıran kilitli bir kutuyu anımsatıyor bana.
Mavi Çalı/05.08.2015